26 Mayıs 2015 Salı

SABUN VE KOKULU TAŞ

Doğal ve dekoratif sabun herzaman dikkatimi çekmiştir. Özellikle farklı renkler kokular ve şekillerle yapılmış sabunlar çok hoş. Son zamanlarda kokulu taş ve özel yapım sabun yapanların sayısı da çok arttı. Hediyelik olarak da kullanıldığı için çok rağbet var ama benim instagramda keşfettiğim bir hesap hakikaten görülmeye değer işler yapıyor. @creamygifts ismiyle ararsanız instagramda karşınıza çıkar. Benim favorilerim küçük beze, makaron, kek, gofret ve bisküvi şeklinde olan renkli kokulu taşlar. Bu arada  bunu reklam amaçlı paylaşmadım çünkü ne sahiplerini tanıyorum ne de bundan çıkarım var. Sadece ürünleri ce paylaştıkları görseller çok hoşuma gitti.














 Ayrıca web sitesi de var. Burayı tıklayarak daha çok görsele  ulaşabilirsiniz. www.creamygifts.com


24 Mayıs 2015 Pazar

MARDİN GEZİSİ

Gezmeyi yeni yerler görmeyi çok severim. İki çocukla herzaman kısmet olmuyor ama yine de yaş 30  olmadan iyi gezdim diyebilirim. İstanbul, Bursa, Çanakkale, Muğla, Antalya, Mersin, Adana, Antep, Urfa,Trabzon, Samsun, Kayseri, Nevşehir, Isparta, Afyon, Balıkesir, Kütahya, Diyarbakır ve son durak Mardin gezdiğim şehirler, bunun dışında günü birlik gördüğüm Sinop ve Hatay var. Ankara, Konya ve Niğdede de yaşadığımı düşünürsek epeyce yer görmüşüm :)

Mardin buram buram tarih kokan bi şehir ne tarafa baksanız tarihi kalıntılar medreseler, camiler, manastırlar...

Tabi tarihten detayıyla bahsedemeyeceğim. Bazı kısımlarda medresenin havuzuna kendini atmak üzere olan iki küçük yaramazla rehberi pek dinleyemedim.  Mideye hitap eden yönünden bahsedebilirim kısaca çünkü o kısmı benim afacanların da hoşuna gitti arıza çıkarmadılar:) Mardin'in badem şekeri meşhurmuş. Her yerde mavi badem şekerlerinden görebilirsiniz. Gıda boyası yokmuş ve taze olduğu için mavi olurmuş. Durdukça beyazlarmış. Başta pek inandırıcı gelmemişti ama tadına bakınca çok bariz farkediliyor. Tek kelimeyle şahane. Üstelik ben normalde badem şekerini pek sevmezdim sert olduğu için. Giderseniz mutlaka deneyin. Mardinde doğal sabunların kahvelerin ve badem şekerlerinin satıldığı en meşhur caddesi 1.caddeymiş. Zaten zinciriye medresesine ve ulu camiye gitmek için bu caddeden geçiliyor. Bu caddede Kimkim kahvecisi var. Özel karışım kahveleri çok güzel. Yine buradan badem şekeri ve kahveli lokum akmanızı da tavsiye ederim biz çok sevdik. Üstelik oldukça cömert ve nazikler. Şimdi fotolara geçiyorum.


 Burası Deyrulzafaran manastırı hala aktifmiş.




 Bu alttaki foto da kasımiye medresesinden.

 Bu da kasımiye medresesinden görünüm


Bu da bahsettiğim badem şekeri ve kahve




 B

Burası ulu cami...

17 Mayıs 2015 Pazar

Diyarbakır

Biraz da gezip gördüğüm yerlerin fotoğrafları olsun bakalım. Diyarbakırla ilgili tarihi mekan fotoğrfları da paylaşacağım şimdilik bunlarla idare edelim. Eski diyarbakır evlerinden birkaç foto. Bu arada kebaplar boool acılı ve lezzetleri harika. İkramlıkları bol ve fiyat da çok uygun en azından Ankaraya göre.


 




16 Mayıs 2015 Cumartesi

Miraç kandili

Miraç kandilimiz kutlu olsun.  Biraz gecikmeli yazabildim ama zaten önemli olan da bu saatler galiba. Herkesin uyuduğu ya da uyuyacağı saatler... Kimimiz uyanık dua ediyoruz belki kimimiz herşeyden habersiz uyanıkken uykudayız. Rabbim bizleri hakikate uyananlarda eylesin. Bakıpta görememekten basiretsizlikten muhafaza buyursun, kalbimizi kardeşliğe merhamete birliğe açmamızı nasip etsin, doğru yola eriştirsin ve doğru yoldan bir an olsun ayırmasın Amiinn

13 Mayıs 2015 Çarşamba

Kaatı sanatı (papercut)

Kaatı sanatı hakkında tek bildiğim ince kağıt oymacılığı olduğu. Özellikle ebrudan yapılanları çok hoş. Evde değerlendirilmeyi bekleyen fazlaca ebru çalışmam var zaten. Bir ara kaatıyı da denemesem olmaz :))) Pinterestte kaatıyı arattığımda çok güzel fotolar gördüm. Yabancı kaynaklarda da papercut ismiyle biraz farklı da olsa harika görseller var. Kimisi 3 boyutlu yapmış kimisi masal kitabına çevirmiş kimisi ışıklandırmış. Özellikle ışıklı olanlar harika. Sözü uzatmadan görsellere geçiyorum.









12 Mayıs 2015 Salı

Cappuccino senin neyine !

Arkadaşımda evde cappuccino yapmayı öğrendim ve çok hoşuma gitti. Türk kahvesini çok sevmeme rağmen köpüğüyle yıldızımız uyuşmadığından bu tarifi hemen yaptım. Netteki Türk Kahvesi fotolarınında bir kısmının hilesini çözdüm. Bazıları mikrodalgada yapıyor bazıları fincanda ocak üstünde pişiriyor. Özellikle mikrodalgada yapılan taşacakmış gibi kenarlardan köpürüyor ama lezzetsiz oluyor. Telvesi de üstte kalıyor. Herneyse ben ev yapımı cappuccinoyu anlatayım                                    
 1 tatlı kaşığı kahve( çözünebilir kahve)       
 2 tatlı kaşığı şeker
(tam dolu değil silme olmalı)
 1 tatlı kaşığı su
  Bu ölçüler bir fincan için geçerli. Şekeri 1 silme kaşık eklemeyi denedim ama köpük olmadı sanırım köpüğü şeker sağlıyor. Bunları yaklaşık 10 dk boyunca karıştırıyoruz. Sarıya yakın bir renk alıyor ve bal kıvamında bi köpük oluyor.Köpük hazır olunca ister kaynar su ister kaynar süt ekleyebilirsiniz.  Yavaş eklerseniz oluşan köpük daha güzel çözünüp kabarıyor.

Gelelim başlığa 10 dk karıştırıp güzel bi cappuccino hazırladıktan sonra iki çocuğunuz gelir köpüğü kaşık kaşık yerler size de kara kara bakmak düşer. Afiyet olsun. 


























11 Mayıs 2015 Pazartesi

BU ARALAR...

Bu aralar hiç bişeyle uğraşmıyorum. Evet büsbütün bi tembellik kapladı. Aslında boş vaktim oldukça fazla. Sabah kahvaltım hazır, akşam yemeğim hazır temizlik derdim yok. Bir nevi tatildeyim diyebilirim. Tek sıkıntı biraz mecburi ve uzunca bir tatil olması ve tabi bir de mekan olarak şimdilik dar bir alanda oluşumuz.  Olsun buna da şükür.  





Bu kaneviçe olmaya çalışırken goblen olan çalışmam yaklaşık 2 hafta önce tarafımdan hızlıca yapılıp valiz köşesinde epeyce bekledi :) Kendisi servis olma yolunda ilerliyor. Bişeylerle meşgul olmak beni zihnen dinlendiriyor aslında. Biran önce başlamam lazım tekrardan. Aslında kaneviçe yapmayı planlıyordum ama sabırsızlığımın kurbanı oldum. Bilmeden etmeden ince etamine kalın ip almışım. Ertelemek istemedim goblen usulü işledim. Devamı ve bitmişini çok geciktirmem inşallah.